Safra kesesi ameliyatı: Safra kesesinde poliplerin ve taşların istenmeyen bir sorun teşkil ettiği durumlarda safra kesesinin laparoskopik yani kapalı yöntemle alınması olayıdır. Safra kesesinde iltihaplanma gibi durumun olmasında, taşlardan dolayı tekrarlayıcı ve şiddetli nöbetler şeklinde sancıların oluşunda, taşlardan ötürü hastada bulantı, hazımsızlık, karın bölgesinde ağrı tarzında şikâyetlerin oluşmasında, pankreatit hastalığı da gelişmişse, safra kanalında tıkanıklık mevcut olup sarılık belirdi ise kesinlikle ameliyat kaçınılmaz olur.

Bu ameliyata hazırlanırken, verilen ameliyat kararının ardından hastalar anestezi uzmanı bir hekim tarafından muayene edilir. Hastanın coraspin, aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar almış olması halinde, bunlar derhal kesilerek 5-6 gün beklenmek zorundadır. Bu uygulama kesinlikle yapılmadığı takdirde ameliyatta kanama riski haddinden fazla olacaktır. Ameliyattan önce ise gece 24:00'den itibaren hastanın suda dahil olmak üzere hiçbir şey yiyip, içmemesi şarttır. Sarılık rahatsızlığı geçirmiş olanlar ise bununla ilgili bütün kan tetkiklerini yaptırmak zorundadırlar. Başka hastalıkları bulunanlar ise bunlarla alakalı tetkiklerini yaptırmalı ve neticesinde ise bu hastalılarla ilgili olan tüm ilaçlarını mümkün olduğu kadar az suyla içmeleri şarttır. İlgili hastalar ameliyat konusunda tüm boyutu ile aydınlatılıp bilgi sahibi olmalarına olanak sağlanmalı, ameliyat riskleri var ise öğrenmeli ve hemen ardından onay formunu kendi iradesi ile imzalamalıdırlar. Aksi durumda sorumluluk ilgili hekime ve hastane yönetimine dayatılır.

Safra kesesi ameliyatı çoğunlukla laparoskopik denen yöntemle yapılır. Yapılacak olan işlemlerin hemen hepsi karın bölgesine açılmış olan oldukça küçük kesiklerden içeriye sokulan çubuk biçiminde aletler vasıtası ile yapılır. Bu ameliyatta hastaların tamamen uyutulduğu yöntem olan genel anestezi tercih edilir ve doğru olan tercihte budur. Ameliyatla hedeflenen safra kesesini karındaki bağlantılarından ayırıp, içerisinde mevcut olan çamur ve taşlarla birlikte tamamen çıkartmaktır.

İlk Önce göbek bölgesinden içeriye küçük bir boru sokulup, karın boşluğu ortalama olarak 4 litre civarında gazla şişirilmektedir. Bu sokulan borunun içinden çubuk biçiminde bir kamera sokularak, karnın içindeki yani ameliyat bölgesi görüntü televizyon ekranına verilir. Bu şekilde yapılacak olan işlemler ve cerrahi aletler için de iyi bir görüş olanağı ve hareket kabiliyeti sağlanmış olur. Sağ kaburga yayının hemen altından üç tane daha küçük boru yerleştirilir ve içinden çubuk şeklinde cerrahi edevatlar oradan içeriye sokulur. Ameliyatı gerçekleştiren doktor bu arada karnın içindeki organları, kullandığı aletleri ve yapmış olduğu tüm işlemleri ekrandaki görüntüden rahatlıkla izleyip ameliyatı gerçekleştirir. Kamera her an görüntüyü istenilen boyutta büyüterek, istendiği gibi oradaki ekrana yansıtarak hekimin görüş açısını en iyi seviyeye ulaştırır. Bunun için ise açık yöntemle yapılan ameliyatlardan daha üstün bir yöntemdir. Bir diğer ayrıntı da şayet gerekli görüldüğü takdirde ameliyatın bant kaydı alınabilir.

Yapılan bu ameliyat esnasında ilk önce safra kesesinin kanalı ve damarı bulunarak, titanyum zımbalar vasıtası ile kapatılır, kesilir ve aynı zamanda ayrılır. Hemen ardından safra kesesinin karaciğere yapışık şekilde bulunan kısmı çıkarılarak, karnın içinde serbest bir duruma getirilir. Safra kesesi karına açılan deliklerden herhangi birinden çıkarılır. Bunun için öncelik en kolay ve müsait olan delik tercih önceliğidir. Yapılan tüm işlem bittikten sonra, içeriye salınmış olan gaz tamamıyla tahliye edilerek, açılmış olan küçük kesikler de gizli olarak yapılan dikişlerle kapatılarak, artık ameliyat sonlandırılır.

Akut seviyede iltihapla müracaat eden hastalarda ya da uzun zamandır iltihabı bulunan hastalarda yapılan ameliyat daha da zor olmaktadır. Bunun yanında hastaların genel vaziyeti, safra kesesinin diğer organlarla ilişkisi, ameliyatı yapan doktorun tecrübesi oldukça önemlidir ve ameliyatın gidişini de elbette daha iyi netice ile etkilemektedir. Konumuz olan bu ameliyatın süresi yaklaşık olarak 15-45 dakika arasında sürmektedir. Erken teşhis edilen durumlarda, deneyimli hekimlerle yapılan ameliyatlar oldukça başarılı bir şekilde geçmektedir. Netice olarak betimlemek gerekir ise hastalar ameliyatın ardından 4-6 saat içerisinde sulu ve yumuşak gıdalarla beslenmeye başlayabilirler. Ertesi gün, yani 24 saat sonrasında ise hastaneden taburcu edilebilir. Çalışan kişilerin durumu ise genelde ameliyattan sonra 3-4 gün içerisinde iş başı yapmalarında sakınca bulunmamaktadır. Bunun dışında hastaların 1-2 ay kadar bir süreliğine kızartma türleri ve yağlı besinlerden mümkün olduğunca uzak durması gerekir.